Pratik Bilgiler

» Amortisman Sınırı
» Vergiden Müstesna Yemek Bedeli
» Emlak Vergisi Oranları
» Fatura Düzenleme Sınırı
» Değer Artış Kazançları İstisna Tutarları
» Kıdem Tazminatı Tavanı
» Usulsüzlük Cezalarına Ait Cetvel
» Yıllık Ücretli İzinler

Muhasebe Standartları

» Ülke içinde kullanılan muhasebe standartlarını uluslararası standartlarla bütünleştirebilmek için 1995 yılından bu yana 43 uluslararası muhasebe standardı Türkiye’ye ...

T.C. Resmi Gazete

MAKALELER

VARLIK BARIŞINDAN FAYDALANAN MÜKELLEFİN SAHTE FATURA KULLANMIŞ OLMASI HALİNDE YAPILACAK İŞLEM

 5811 sayılı “ Bazı Varlıkların Ekonomiye Kazandırılması Hakkında “ kanun 22.11.2008 tarihinde Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe girmiştir. 

Kanunun 3.cü maddesinin 5.’ci  fıkrasında “1.ci ve 2.ci  fıkralar kapsamında bildirilen veya beyan edilen varlıklar nedeniyle 1.1.2008 tarihinden önceki dönemlere ilişkin hiçbir surette vergi incelemesi ve vergi tarhiyatı yapılmaz.Ancak diğer nedenlerle bu kanunun yürürlüğe girdiği tarihten sonra  başlayan 1.1.2008 tarihinden önceki dönemlere ilişkin vergi incelemeleri sonucu gelir,kurumlar ve katma değer vergisi yönünden tespit edilen matrah farkından ,bu kanun kapsamında beyan edilen tutarlar mahsup edilerek tarhiyat yapılacağı” hüküm altına alınmıştır. 

Diğer  nedenlerle yapılacak incelemeler, beyan dışı kalan kira geliri, faiz geliri, belgesiz satış hasılatı, hisse devri, kaydi, fiili envanter farkları, randıman incelemeleri, sahte fatura kullanma ,Ba-Bs formlarının karşılaştırılması, kredi kartlı satışlardan doğan farklar gibi  çeşitli  incelmeler  bu kapsamda değerlendirilecektir. 

Bu yazımızda Sahte fatura kullanan mükelleflerin 5811 sayılı Varlık Barışından faydalanmış olmaları halinde, uygulamanın ne şekilde yapılacağı konusundaki kişisel görüşlerimizi  yansıtmaktadır. 

Varlık Barışı Kanunun yürürlüğe girdiği 22.11.2008  tarihten sonra başlanılan   1.1.2008 tarihinden önceki dönemlerde  sahte fatura kullandığı tespit edilen mükellefler hakkında yapılacak vergi incelemeleri sonucu bulunacak matrah farkından, gerçek ve tüzel kişilerce 1.10.2008 tarihi itibariyle sahip olunan  5811 s.kanunun 3.cü maddesinin 1.ci ve 2.ci fıkrası kapsamında beyan edilen varlık tutarından varlıkların bu kanunun yayımlandığı tarihi takip eden üçüncü ayın sonuna kadar  banka veya aracı kuruma bildirilmesi , vergi dairelerine beyan edilmesi , pasifte özel fon hesabına kaydedilmesi,  fon hesabının  sermayenin cüzü addolunacağı,  varlığın sermayeye ilave dışında başka bir amaçla kullanılamayacağı ve  yurt içi varlıkların  beyan tarihinden itibaren 6 ay içerisinde  sermayeye ilave edilmesi gerekmektedir.mahsup edilmesinde yasal bir sakınca bulunmamaktadır

Sahte fatura kullandığı tespit edilen mükellefin  söz konusu faturalar nedeniyle haksız yere indirim konusu  yaptığı katma değer vergisi tutarının  matrahı bulunarak  varlık barışı kapsamında beyan edilen varlık Matrahı tutarından  düşülecek  olup, mahsup sonrası matrah farkı oluşmuyor ise  K.D.V.  tarhiyatı  önerilmeyecektir.

Ancak mahsup sonrası matrah farkının çıkmaması mükellef hakkında 213 sayılı V.U.K. nun 359 .cu maddesi uyarınca Vergi Suçu Raporunun düzenlenerek  aynı yasanın 367 ci maddesi uyarınca  İlgili Cumhuriyet Savcılığına Suç duyurusunda bulunulmasına engel değildir. 5811 sayılı Varlık Barışı kanunu  ve kanunun gerekçesinde , söz  konusu yasanın birinci ve ikinci fıkrası kapsamında bildirilen ve beyan edilen varlıklar nedeniyle 1.1.2008 tarihinden önceki dönemlere ilişkin olarak hiçbir surette vergi incelemesi ve vergi tarhiyatı yapılamayacağı, beyanlarla ilgili olarak her türlü vergi suç ve cezaları  , 213 s.V.U.K.nun 359 cu maddesinde yer alan vergi kaçakçılığı suçları ve TCK 282 inci maddesinde yer alan suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerini aklama suçu hakkında soruşturma ve kovuşturma   yapılmayacağı hüküm altına alınmıştır. Diğer nedenlerle yapılacak incelemeler için ise sadece Gelir vergisi ,kurumlar vergisi ve KDV tarhiyatının  yapılamayacağı hüküm altına alınmıştır.

Sahte faturayı  kullanan mükellefler hakkında düzenlenen Vergi İnceleme Raporlarında ,  213 sayılı V.U.K. nu 306 seri numaralı Genel Tebliği uyarınca bilmeden  sahte fatura kullandığı tespit edilen ve  kasıt unsurunun  oluşmadığı kanaatine varılan durumlarda ise  mükellef adına tarh edilecek vergi üzerinden bir kat tutarında vergi ziyaı cezası kesilecek olup, ilgili Cumhuriyet Savcılığına suç duyurusunda bulunulmayacaktır.

ÖRNEK:   2007/Ocak döneminde 35.400,00YTL(KDV dahil) tutarında sahte fatura kullandığı tespit edilen ve KDV beyannamesinde indirim konusu yapan A-mükellefi , varlık barışı kapsamında 50.000,00YTL yi Bankaya  yatırarak vergi dairesine beyan etmiş olup, %5 oranında 2.500,00YTL tutarında ödemede bulunmuştur. Mükellef hakkında vergi incelemesine 1.12.2008 tarihinde başlanmış olup, mükellefin söz konusu faturayı bilerek kullanmadığı  kabul edilmiştir.

ÇÖZÜM: KDV beyannamesinde İndirim konusu yapılan 35.400,00YTl tutarındaki faturanın KDV matrahı (35.400.00/1.18= 30.000,00) bulunarak varlık barışı kapsamında beyan edilen tutardan düşülmesi sonucunda ( 50.000,00 – 30.000,00) matrah farkı çıkmadığından mükellef adına KDV tarhiyatı  ve vergi ziyaı cezası önerilmeyecektir.. Bu mükellef  hakkında daha sonra  1.1.2008 tarihinden önceki dönemlerle ilgili olarak  vergi incelemesi yapılması  halinde  ise mahsup işlemine konu edilecek devreden varlık tutarı 20.000,00 YTL olarak dikkate alınacaktır. Bu mükellefin  sahte faturayı bilmeden kullandığı  dikkate alınarak hakkında vergi suçu raporu yazılmayacaktır. Ancak mükellef  adına , 213 s.V.U.K.nun 353/1  maddesi uyarınca kullanmış olduğu  sahte belge tutarı 35.400,00YTL üzerinden %10 oranında Özel Usulsüzlük cezası  kesilecektir.

Ayrıca ,Varlık barışından yararlanan mükelleflerle ilgili olarak , 22.11.2008 tarihinden sonra Takdir Komisyonuna sevk edilen incelemelerle ilgili olarak 1.1.2008 tarihinden önceki dönemlere ilişkin olarak  takdir edilecek matrah farklarının da ,varlık barışı kapsamında beyan edilen varlık tutarından mahsup edilmesinde   yasal bir engel bulunmadığı kanaatindeyim. 

5811 sayılı Varlık Barışı  kanunu yürürlüğe girdiği 22.11.2008 tarihinden önce incelenmesine başlanılan mükellefle  bu tarihten sonra incelenmesine başlanılan mükellef arasında eşitsizlik yarattığından Anayasanın 10 cu maddesine aykırılıktan iptal edilme olasılığı  da bulunmaktadır.


KAYNAKÇA :.
- 5811 S.K. ve Gerekçesi.
- 5811 S.K. Genel Tebliği